Adil Haber-Sen olarak, görevde yükselme hakkımızın engellenmesine müsade etmeyeceğimize, liyakatsız atamalara ve sendikal-siyasal kadrolaşmaya karşı çıkacağımıza söz vermiş, bu anlamda gereken tüm mücadeleyi göstereceğimizi tüm platformlarda dile getirmiştik. Sözümüzü unutmadık!
Mesai arkadaşlarımızın görevde yükselebilmesinin önündeki, yönetmelikle ilişkili engelleri kaldırabilmek ve adaleti üstün kılmak adına, yeni İHS Yönetmeliği'nde yer alan dört maddenin iptali için Danıştayda davamızı açtık!
Söz konusu davamızın dosya numarasını ve tüm içeriğini aşağıda bulabilirsiniz...
DANIŞTAY BAŞKANLIĞINA
ANKARA
DOSYA NO: 2022/2533 E.
DAVACI: ADALETLİ VE İLKELİ BASIN, YAYIN VE İLETİŞİM HİZMETLERİ ÇALIŞANLARI SENDİKASI
(ADİL HABER SEN)
VEKİLİ : ÇİSİL TUANA TEZSEVER
DAVALI: POSTA VE TELGRAF TEŞKİLATI ANONİM ŞİRKETİ
Şehit Teğmen Kalmaz Cad. No: 2 Ulus Altındağ/Ankara
KONU: PTT AŞ. Tarafından 13.05.2022 tarih 31834 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ‘’Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin’’;
19’uncu madde ile değiştirilen Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğin 74’üncü maddesinin 2’inci fıkrasının (ç), (d), (f), (g), (ğ), (i) bentlerinin,
24’üncü madde ile Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğe eklenen EK MADDE 1’in
25’inci madde ile Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğe eklenen GEÇİCİ MADDE 2’nin
Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 2’inci maddesi ile Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğin 8’inci maddesinde yer alan “veya PTT’nin ihtiyaç duyduğu alanlarda 19 uncu maddede belirtilen şartları sağlayan deneyimli kişiler arasından yapılır.” İbaresinin,
Kamu personellerinin kariyer imkanlarından eşit imkanlarda faydalanması, liyakatin esas alınması ve belirlilik ilkelerine aykırı olması nedeniyle yürütmesinin durdurulması ve iptali talebimizden ibarettir.
AÇIKLAMALARIMIZ:
1-
A-) Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğin 74’üncü maddesinin 2’inci fıkrasının (ç) bendinde Daire Başkanı pozisyonuna atanabilmek için;
Fakülte veya en az dört yıllık yüksekokul mezunu olmak,
En az sekiz yıl hizmeti bulunmak,
B-) Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğin 74’üncü maddesinin 2’inci fıkrasının (d) bendinde yer alan Birim Sorumlusu pozisyonuna atanabilmek için;
Fakülte veya en az dört yıllık yüksekokul mezunu olmak,
En az beş yıl hizmeti bulunmak,
C-) Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğin 74’üncü maddesinin 2’inci fıkrasının (f) bendinde yer alan Başkan Yardımcısı/Daire Başkan Yardımcısı pozisyonuna atanabilmek için;
Fakülte veya en az dört yıllık yüksekokul mezunu olmak,
En az beş yıl hizmeti bulunmak,
D-) Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğin 74’üncü maddesinin 2’inci fıkrasının (g) bendinde yer alan Başmüdür pozisyonuna atanabilmek için;
Fakülte veya en az dört yıllık yüksekokul mezunu olmak,
En az sekiz yıl hizmeti bulunmak,
E-) Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğin 74’üncü maddesinin 2’inci fıkrasının (ğ) bendinde yer alan Başmüdür Yardımcısı pozisyonuna atanabilmek için;
Fakülte veya en az dört yıllık yüksekokul mezunu olmak,
En az beş yıl hizmeti bulunmak,
Şartları birlikte aranmaktadır.
Ancak söz konusu yönetmeliğin (ç), (d), (f), (g), (ğ) bentlerinde aranan hizmet sürelerinin PTT AŞ’de mi yoksa herhangi bir kamu kurumunda mı olması gerektiği veya SSK ya da Bağkurlu olarak özel sektörde çalışılan sürelerin buna dahil olup olmadığı belirtilmemiştir.
Kamu idarelerinin yaptıkları tüm idari işlemlerde asıl amaç kamu yararıdır. Kamu yararı kavramı, tüm devlet organlarının işlem ve eylemlerinin genel nitelikteki amacını ve aynı zamanda nedenini oluşturmaktadır. Kamu yararı, kamusal hizmetler yerine getirilirken kamunun menfaatleri ile hizmet alanlarının menfaatlerinin en üst düzeyde tutulması olarak özetlenebilir. Kamu idareleri tarafından kamusal hizmetlerin uygulanması için çıkartılan yönetmelik, genelge, talimatnamelerde aynı şekilde kamu yararı nihai amaç olmalıdır. Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğin 74’üncü maddesinin 2’inci fıkrasının (ç), (d), (f), (g), (ğ) bentlerinde yapılan değişiklikler kamu yararına yönelik yapılmamıştır. Söz konusu maddelerde Daire Başkanı, Birim Sorumlusu, Başkan Yardımcısı/Daire Başkan Yardımcısı, Başmüdür ve Başmüdür yardımcısı pozisyonlarına atanabilmek için ‘’belirli bir süre hizmet’’şartı getirilmiş ancak bu hizmetin nitelikleri belirtilmemiştir. Diğer bir ifadeyle bu pozisyonlara ataması yapılacak olanların bu hizmeti PTT AŞ’de mi, herhangi bir kamu kurumunda mı, yoksa Sigortalı olarak çalışılan herhangi bir iş yerinde mi gerçekleştirdikleri belirli değildir. Bu durumda söz konusu pozisyonlara dışardan daha önce hiçbir kamu kurumu veya PTT AŞ. tecrübesi olmayan kimseler atanabilecektir. Hatta PTT AŞ’de görev yapan bir postacı, bir gişe büro görevlisi dahi bu belirtilen pozisyonlara atanabilecektir.
Kariyer 657 Sayılı Devlet Memuru Kanununda “memurların yaptıkları hizmetler için lüzumlu bilgilere ve yetiştirme şartlarına uygun şekilde sınıfları içinde en yüksek derecelere kadar ilerleme imkânı sağlamaktır.” şeklinde tarif edilmiştir. 657 Sayılı Devlet Memuru Kanununda “lüzumlu bilgilere” ifadesi ile alt görevlerde ve eğitim hayatı boyunca elde edilen bilgilere, “yetiştirme şartlarına” ifadesiyle kişinin mesleki hayatında elde ettiği “tecrübeye” atıf yapıldığı açıktır. Literatürde ise yine benzer şekilde kariyer tanımı kişinin bilgi ve tecrübe bakımından bir üst göreve gelmesi şeklinde tanımlanır. Her iki tarifte de kariyer olgusu bilgi ve tecrübeye dayalı olarak kişinin dikey olarak yukarı çıkmasını ifade eder. Kariyer olgusunun üzerine bina edildiği iki temel unsur olan “bilgi” ve “tecrübe” kavramları kariyer planının da nasıl olması gerektiğine ilişkin ipuçları vermektedir. Tanıma göre dikey olarak yukarı doğru çıkıldıkça istenecek bilgi ve tecrübenin toplamı bir alt görevde istenen bilgi ve tecrübenin toplamından daha aşağı olamaz.
Oysa aynı yönetmeliğin 19’uncu maddesi ile değiştirilen 74’üncü maddesinin 3’üncü fıkrasında postacının memur olabilmesi için PTT AŞ’de 3 yıl çalışmış olması, gişe büro görevlisinin şef olabilmesi için PTT AŞ’de 3 yıl çalışmış olması ve müdür olabilmesi için 6 yıl PTT AŞ’de görev yapmış olması şartları ile birlikte yazılı ve/veya sözlü sınavda başarılı olmaları şartları yer almaktadır. Bir postacının gişe büro görevlisi olabilmesi için en az 3 yıl çalışmış olması ve yazılı ve/veya sözlü sınavda başarılı olması aranırken, aynı postacının daire başkanı/başmüdür/başmüdür yardımcısı vs. olabilmesi için PTT AŞ’de çalışmasına ilişkin herhangi bir süreye verilmemiş olması hakkaniyetle bağdaşmadığı gibi, kamu personellerinin kariyer ilkesine de aykırıdır. Zira alt unvanlar için istenen bilgi ve tecrübenin toplamı üst unvanlar (Başmüdür yardımcısı ve üstü kadrolar) için istenen bilgi ve tecrübenin toplamından daha fazladır.
Düzenleme aynı zamanda eşitlik ilkesine de aykırıdır. Anayasamızda “devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır” denilmektedir. Oysa PTT A.Ş bünyesinde çalışan 399 sayılı kanun hükmünde kararnameye tabi personel ile idari hizmet sözleşmeli personel aynı işyerinde, aynı unvanla, aynı işi yapmalarına ve aynı kurum çatısı altında çalışmalarına rağmen görevde yükselmeleri farklı kriterlere bağlanmıştır. Örneğin idari hizmet sözleşmeli bir veznedarın veya gişe ve büro görevlisinin müdür pozisyonuna atanabilmesi için kurumda 6 yıl çalışması gerekirken, 399 sayılı kanun hükmünde kararnameye tabi bir memur müdür pozisyonuna şef olmadan atanması mümkün değildir. Veznedar olarak ise de en az 10 yıl çalışmış olma şartı aranmaktadır. Açıktır ki aynı devlet kurumu çatısı altında çalışan, aynı işi aynı unvanlarla yürüten personeller arasında kariyer olanaklarının birbirinden farklı olması eşitlik ilkesine aykırıdır.
Kamu personelleri, hizmetleri yerine getirirken her zaman kariyer imkanlarının kendilerine tanınmasını ve bu kariyer imkanlarından yararlanma beklentisi içindedirler. Söz konusu yönetmeliğin iptali istenen fıkraları kamu personellerinin kariyer imkanlarını kısıtlanmakta, kurum aidiyetini azaltmaktadır. Kurum aidiyetinin olmadığı bir kamu kurumunda da yapılan iş ve işlemlerde kamu yararının gerçekleştirilmesi mümkün değildir. PTT AŞ bünyesinde istihdam edilen çalışanlar, daha üst pozisyonlara atanabilmek için kendilerini geliştirmekte, kurum için daha fazla emek ve çaba sarfetmekte ve üst kadrolarda boşalan pozisyonlara atanmayı beklemektedir. Oysa bu düzenlemeler ile PTT AŞ ile hiç ilgi ve alakası olmayan, mevcut iş ve işlemlerin yürütülmesinden bihaber olan kimseler yıllardır emek veren çalışanların üstüne yönetici olarak atanmasının önünü açacak, bu durum mevcut çalışanlarının kurum aidiyetini zedeleyecektir.
Hukuk devletinin en önemli unsurlarından biri de hukuki güvenlik ilkesidir. Anayasa Mahkemesi kararında hukuki güvenlik ilkesini; “Hukuk devletinin en temel unsurlarından birisi olan hukuki güvenlik ilkesi bireyleri keyfi yönetimlere ve hukuki sürprizlere karşı korumak ve bireylerin ileride başlarına gelebilecekleri öngörebilmesi ve hareketlerini buna göre ayarlayabilmesi amacıyla hukuk kurallarının açık, anlaşılabilir ve öngörülebilir olmasını gerektirir” şeklinde tanımlamıştır (2009/31 Esas Sayılı 2011/77 Sayılı 12.5.2011 tarihli Anayasa Mahkemesi Kararı). Söz konusu yönetmelikte yer alan ve iptali istenen fıkralar açıkça hukuki güvenlik ilkesi ile bağdaşmamaktadır.
Yönetmelikte yer alan düzenlemeler belirlilik ilkesine de aykırıdır. Anayasa Mahkemesi kararında belirlilik ilkesini aşağıdaki ifadelerle tanımlamıştır “Hukuk devleti ilkesinin gereklerinden biri olan belirlilik ilkesine göre, yasal düzenlemelerin hem kişiler hem de idare yönünden herhangi bir duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır ve uygulanabilir olması yanında kamu otoritelerinin keyfi uygulamalarına karşı koruyucu önlem içermesi gereklidir’’ (2016/1 Esas Sayılı 2017/81 Sayılı 20.04.2017 tarihli Anayasa Mahkemesi Kararı). Ancak, yönetmelikte iptali istenen fıkralar belirlilik ilkesine de uygun değildir. Örneğin Başmüdür pozisyonuna atanabilmek için 8 yıl hizmeti bulunmak şartları getirilmiş, ancak bu 8 yıllık hizmetin hangi alanlarda olması gerektiği ve kamu kurumlarında mı, PTT AŞ’de mi, yoksa sigortalı olarak çalışılan herhangi bir işte mi olduğu belirtilmemiştir. Bu şekilde belirsizlikler içinde yapılacak atamalar, son derece önemli yönetici pozisyonlarına sendikal, siyasal kriterlerle atamaların önünü açacak ve liyakatten uzak bir kadrolaşmaya sebep olacaktır. Kamu hizmetlerinin etkin ve verimli bir şekilde yürütülebilmesi için yönetici pozisyonlarında görev alacak kimselerin mevcut pozisyonun alt kademelerinde çalışmış olması ve bu görevlerden edindiği tecrübelerle hareket edebilmesi gerekmektedir. Oysa mevcut düzenleme ile PTT AŞ’de yapılan iş ve işlemlerle ilgili hiçbir bilgi ve tecrübesi olmayanların Daire Başkanı olarak atanmasının önü açılmıştır. Bu durum, yıllardır PTT AŞ bünyesinde çalışarak tecrübe ve bilgi sahibi olmuş alt kademe yöneticilerin kariyer imkanlarının elinden alınması sonucunu da doğuracaktır.
Açıkladığımız nedenlerle Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 19’uncu madde ile değiştirilen Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğin 74’üncü maddesinin 2’inci fıkrasının (ç), (d), (f), (g), (ğ), bentlerinin iptali gerekmektedir.
G-) Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğin 74’üncü maddesinin 2’inci fıkrasının (i) bendinde yer alan veznedar pozisyonuna atanabilmek için;
Fakülte veya en az dört yıllık yüksekokul mezunu olmak,
Memur veya gişe ve büro görevlisi olarak en az üç yıl çalışmış olmak,
Şartları birlikte aranmaktadır.
PTT AŞ’de İdari Hizmet Sözleşmeli Gişe/Büro görevlisi olarak çalışan bir personelin temel ücreti 2022 Ocak ayı itibariyle 6904.11 TL iken, İdari Hizmet Sözleşmeli bir veznedarın temel ücreti 9208.95 TL’dir. Bu durumda İdari Hizmet Sözleşmeli bir veznedar ile İdari Hizmet Sözleşmeli Gişe/Büro görevlisinin temel ücretleri arasında 2304.84 TL fark bulunmaktadır. Veznedarlık kadrosu bir yönetici kadrosu olmayıp atama öncesi kriter olarak teknik bilgi, teknik beceri gibi nitelikler aranmamaktadır. Ancak, temel ücretler arasında bu kadar fark olması nedeniyle mevcut Gişe/Büro görevlilerinin neredeyse tamamı veznedar kadrosuna geçmek istemektedir. Arz ve talep durumuna bakıldığında arz’a oranla talebin son derece fazla olduğu bir unvan için sınavsız atama yapılacak olması, ataması yapılmayan/yapılamayan gişe/büro görevlilerinin moral motivasyonunu düşürecek, kurum aidiyetini azaltacaktır. Ayrıca, boş veznedar kadroları için farklı sendikal, siyasal referanslar aranmaya başlanacak ve bu durum atama makamı üzerinde de baskı oluşmasına neden olacaktır. Oysa veznedar olabilmek için de sınav şartı getirilmiş olması durumunda, sınavda başarılı olanlar arasından yapılacak atama tüm çalışanlar tarafından kabullenilecektir. Ayrıca veznedar kadrosunun bir yönetici kadrosu olmaması nedeniyle idarenin takdir alanı içinde değerlendirilmemesi gerekmektedir.
Açıkladığımız bu nedenlerle Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 19’uncu madde ile değiştirilen Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğin 74’üncü maddesinin 2’inci fıkrasının (i) bendinin iptali gerekmektedir.
2- 24’üncü madde ile Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğe eklenen EK MADDE 1’de ‘’ Dağıtıcı veya postacı olarak görev yapan idari hizmet sözleşmeli personelin dağıtım yapamayacağına dair sağlık kurulu raporu alması üzerine altı aylık süre içinde sağlık durumunu gösterir raporun dağıtım yapabilecek şekilde yenilenmemesi durumunda söz konusu personelin hizmetli pozisyonuna ataması yapılır.” Hükmü yer almaktadır.
Söz konusu hükümde ‘’Dağıtıcı veya Postacı olarak görev yapan İdari Hizmet Sözleşmeli’’ personel denilmektedir. Ancak, 6475 Sayılı Kanuna İdari Hizmet Sözleşmeli olarak istihdam edilen ve posta-kargo gönderilerinin dağıtımı hizmetlerinde görevlendirilen personel ‘’Postacı’’ pozisyonunda istihdam edilirken, 399 S. KHK Eki 2 sayılı cetvele tabi olarak istihdam edilen posta-kargo gönderilerinin dağıtım hizmetlerinde görevlendirilen personel ise ‘’Dağıtıcı’’ pozisyonunda istihdam edilmektedir. Başka bir anlatımla bu yönetmelikte kapsamında çalışan idari hizmet sözleşmeli personelin pozisyonları arasında “dağıtıcı” pozisyonu bulunmamaktadır. Ancak madde metninde hem dağıtıcı hem de postacı ‘’İdari Hizmet Sözleşmeli’’ çalışan olarak değerlendirilmiştir. Yine madde metninde söz konusu personelin ‘’Dağıtım Yapamayacağına Dair Sağlık Kurulu Raporu Alması’’ndan bahsedilmekte, ancak sağlık kuruluşları tarafından doğrudan bir mesleğin yerine getirilip getirilememesi yönünde bir rapor verilememektedir. Sağlık kuruluşları tarafından kişinin bedensel olarak yapabileceği ya da yapamayacağı hareketler (uzun süre ayakta kalamaz, merdiven çıkamaz, 10 kg’dan fazla yük taşıyamaz vb.) belirtilmekte, ancak bu hareketlerin mesleğin icrasına engel olduğu ve o mesleği yapamayacağı şeklinde bir karar vermemektedir. Bu durum sağlık bakanlığının tebliğlerinde açıkça izah edilmiştir.
Bir diğer husus ise yine aynı madde metninde yer alan ‘’ raporun dağıtım yapabilecek şekilde yenilenmemesi durumunda söz konusu personelin hizmetli pozisyonuna ataması’’ dır. 375 sayılı KHK’nın ek madde 27’ye göre İdari Hizmet Sözleşmeli olarak istihdam edilen ve 13 Mayıs 2022 tarihinde resmi gazetede yayınlanan Posta Ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in ek II sayılı cetveli incelendiğinde bu statüde istidam edilen personeller arasında ‘’HİZMETLİ’’ kadrosu bulunmamaktadır. Bu durumda İdari Hizmet Sözleşmeli olarak çalışan bir personelin dağıtım yapamayacağına dair sağlık kurulu raporu alması ve 6 ay içinde sağlık durumunu gösterir raporun dağıtım yapabilecek şekilde yenilenmemesi durumunda hangi statüde ki hizmetli kadrosuna geçirileceği belirli değildir.
Ayrıca uzun yıllar boyunca dağıtıcı/postacı olarak görev yapmış bir personelin mesleğinin sonlarına doğru yaşadığı sağlık sorunlarından dolayı dağıtıcı/postacı olarak görevini yapamayacak duruma gelmesi durumunda uzun yıllar yaptığı dağıtıcılık/postacılık yok sayılmakta, emekliliği hizmetli kadrosu üzerinden gerçekleşmekte ve durumda bu personel ciddi mali kayba uğramaktadır. Bu şekilde yıllarca postacı/dağıtıcı olarak hizmet vermiş bir personelin hem emekli ikramiyesi hem de emekli maaşında yaşanacak mali kayıp hakkaniyet ile bağdaşmamaktadır.
Bir diğer husus ise, söz konusu dağıtıcı/postacı personelin dağıtım yapamayacak şekilde sağlığını yitirmesine neden olan/olacak etkenlerin göz önünde bulundurulmamış olmasıdır. İş kazası geçiren veya meslek hastalığı yüzünden dağıtım hizmetlerini yapamayacak şekilde sağlığını yitiren dağıtıcı/postacı personel kendi kusuru olmaksızın ‘’hizmetli’’ kadrosuna alınacak, bunun sonucu olarak da ciddi mali kayba uğrayacaktır. Bu durum da hakkaniyetle bağdaşmamaktadır.
Açıkladığımız bu hususlar nedeniyle söz konusu madde açıkça hukuka ve hakkaniyet aykırı olup iptali gerekmektedir.
3- Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 25’inci maddesi ile Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğe eklenen Geçici Madde-2’nin de iptali gerekmektedir. Geçici Madde 2 ile ‘’22.01.1990 tarihli ve 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye ekli 2 sayılı cetvele tabi görev yapan personelden, bu yönetmelikte belirtilen genel ve özel şartları taşıyan ve görevde yükselme ve pozisyon değişikliği sınavını kazanmaları halinde İDARİ HİZMET SÖZLEŞMELİ OLARAK ATANMAYI KABUL EDENLER, açılacak idari hizmet sözleşmeli personel görevde yükselme veya pozisyon değişikliği sınavına katılabileceği ve başarılı olanların atamalarının İDARİ HİZMET SÖZLEŞMELİ personel statüsünde yapılacağı’’ hüküm altına alınmıştır.
6475 Sayılı Posta Hizmetleri Kanununun mevcut geçici 5. Maddesinde personelin mali, sosyal ve özlük hakları korunarak istihdamına devam edileceği ancak, bu tarihten sonra kurumda ilk defa görev alacak personellerin İDARİ HİZMET SÖZLEŞMELİ olarak istihdam edileceği, mevcut personelden ise isteyenlerin idari hizmet sözleşmeli statüye geçeceği belirtilmiştir. Ancak, bu hukuki düzenlemeye rağmen mevcut personellerin yanı 399 S. KHK Eki 2 sayılı cetvele tabi personelin mali sosyal ve özlük hakları özellikle kurumda yükselme imkanı korunmamış hatta dolaylı yoldan tamamen ellerinden alınmıştır. Bu madde ile 399 S. KHK Eki 2 sayılı cetvele tabi personelin yükselebilmesi veya unvan değişikliği için bu statüye özel bir sınav açılacağı, ancak isteyenlerin ayrıca İDARİ HİZMET SÖZLEŞMELİ statüye geçmeyi kabul ederek İdari Hizmet Sözleşmeli personel için açılacak görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavına da girebileceği gibi bir sonuç çıkarılması beklenmektedir. Ancak PTT AŞ’nin bu madde ile asıl amacı bu olmayıp, bundan sonra PTT AŞ’de görevde yükselmek veya unvan değiştirmek isteyen tüm personelin İdari Hizmet Sözleşmeli statüye geçmesini sağlamak, bunu doğrudan bir düzenleme ile getirmesi halinde dava konusu olup iptali istenileceği bilindiğinden bu şekilde tercihli bir düzenlemeye gitmiştir. Ancak PTT AŞ’nin 2013 yılından günümüze ortaya koyduğu çalışmalara bakıldığında aslında hiçbir zaman 399 S. KHK Eki 2 sayılı cetvele tabi personel için bir görevde yükselme veya unvan değişikliği sınavı açmayacağı açıkça görülmektedir.
PTT AŞ Genel Müdürlüğünün 22.02.2016 tarih ve 19665 sayılı ‘’Veznedar Kadrosuna Atanma’’ konulu yazıda ‘’görevde yükselme ve unvan değişikliği süratiyle yapılacak atamalarda İdari Hizmet Sözleşmeli olarak atama yapılması yönünde prensip kararı alındığından…’’ denilerek 399 S. KHK Eki 2 sayılı cetvele tabi personelin veznedar olarak atanması talebi reddedilmiştir.
2018 yılında yapılan müdür görevde yükselme sınavında, müdürlük sınavına hem İdari Hizmet Sözleşmeli hem de 399 S. KHK Eki 2 sayılı cetvele tabi personelin girebileceği belirtilmiş ancak, başarılı olanların ise İDARİ HİZMET SÖZLEŞMELİ olarak atamalarının yapılacağı sınav ilanında yer almıştır.
2021 yılında yine PTT AŞ İnsan Kaynakları Daire Başkanlığının 08.10.2021 Tarih ve 20982 sayılı yazısında 399 S. KHK Eki 2 sayılı cetvele tabi personelin görevde yükselmesinin önünde kanuni bir engel olmadığı fakat hangi statüde hangi pozisyona atama yapılacağına da şirket tarafından karar verileceği belirtilerek 399 S. KHK Eki 2 sayılı cetvele tabi personelin aslında görevde yükselme hakkının olduğu ancak bu hakkın kullandırılmayacağı belirtilmiştir.
399 sayılı KHK’ya tabi personelin kariyer sürecini belirleyen “Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği’nin 10/07/2010 tarihinde yayınlanmış; ancak yürürlükteki mevzuatlara rağmen revize edilmemiştir. Mezkûr yönetmeliğin “dayanak” başlıklı 3. Maddesinde yönetmeliğin kanuni dayanağı olarak gösterilen “Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelik” incelendiğinde yönetmeliğin 22 Ekim 2016 tarihinde değiştirilmiş ve bahsi geçen Genel Yönetmeliğin geçici 12. maddesinde tüm kurumların en geç 6 ay içinde görevde yükselme yönetmeliklerini revize etmesi hüküm altına alınmasına rağmen “Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü Personeli Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği revize edilmemiştir.
Bu somut durumlarda göstermektedir ki, PTT AŞ, 399 S. KHK Eki 2 sayılı cetvele tabi personelin görevde yükselme ve unvan değişikliği hakkını dolaylı olarak elinden almıştır.
4- Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 2’inci maddesi ile Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğin 8’inci maddesinde yer alan “veya PTT’nin ihtiyaç duyduğu alanlarda 19 uncu maddede belirtilen şartları sağlayan deneyimli kişiler arasından yapılır.” İbaresinin iptali gerekmektedir. Şöyle ki;
Posta ve telgraf Teşkilatı anonim şirketinde çalıştırılacak idari hizmet sözleşmeli personel hakkında yönetmeliğin 8'inci maddesinde PTT'nin ihtiyaç duyduğu alanlarda 19'uncu maddede belirtilen şartları sağlayan deneyimli kişiler arasından alım yapılabileceği hüküm altına alınmıştır. 19’uncu madde de ise müdür üstü yönetici pozisyonlarına atanacak deneyimli personelin ne şekilde alınacağına ilişkin özel şartlara yer verilmiştir. Kuruma tanınan bu özel takdir yetkisi kamu yararı ilkesi ile örtüşmediği açıktır. 30 bine yakın personeli istihdam eden bir Kurumun bünyesinde her türlü eğitimi almış, kurum ile ilgili elde ettiği bilgi ve tecrübeyle yeterli düzeyde deneyimli olan binlerce personel bulunmasına rağmen deneyimli personel adı altında dışarıdan personel alması dürüstlük ilkesiyle de örtüşmemektedir. Bu şekilde dışarıdan alınacak personeller tamamen sendikal, siyasal referanslarla kadrolaşmanın önünü açacaktır.
Diğer taraftan deneyimli personel istihdamı ancak mevcut personel içerisinde söz konusu pozisyon için, bu pozisyonun gerektirdiği görev ve sorumlulukları yerine getirebilecek, eğitim ve tecrübe bakımından personel bulunmaması halinde gündeme gelecektir. İhtiyaç duyulan pozisyonlarda görev ve sorumluluk alabilecek, yeteri düzeyde eğitim ve tecrübeye sahip personel varken buna rağmen dışarıdan deneyimli personel adı altında personel alınması açıkça kamu yararı ilkesine aykırıdır.
HUKUKİ NEDENLER:
T.C. Anayasası, 399 S. KHK Eki 2 sayılı cetvele tabi personelin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliği, PTT AŞ’de Çalışacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmelik, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları Ve Toplu Sözleşme Kanunu ve ilgili mevzuat hükümleri,
NETİCE VE TALEP:
PTT AŞ. Tarafından 13.05.2022 tarih 31834 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ‘’Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin’’;
19’uncu madde ile değiştirilen Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğin 74’üncü maddesinin 2’inci fıkrasının (ç), (d), (f), (g), (ğ), (i) bentlerinin,
24’üncü madde ile Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğe eklenen EK MADDE 1’in,
25’inci madde ile Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğe eklenen GEÇİCİ MADDE 2’nin,
Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 2’inci maddesi ile Posta ve Telgraf Teşkilatı Anonim Şirketinde Çalıştırılacak İdari Hizmet Sözleşmeli Personel Hakkında Yönetmeliğin 8’inci maddesinde yer alan “veya PTT’nin ihtiyaç duyduğu alanlarda 19 uncu maddede belirtilen şartları sağlayan deneyimli kişiler arasından yapılır.” İbaresinin
Öncelikle yürütmesinin durdurulması ve sonrasında iptali yönünde karar verilerek yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı idare üzerine bırakılmasını müvekkilimiz adına saygıyla talep ederim.
Av. Çisil Tuana TEZSEVER
Adil Haber-Sen
Yönetim Kurulu
Comments